23 Haziran 2007 Cumartesi

Ferrarisini Satan Bilge


Yazar : Robin SHARMA

Julian yaşını başını almış, hayat yorgunu, dünyaca tanınan ünlü bir avukat, bir o kadar da zengin bir adam. Bir gün mahkeme salonunda kalp kirizi geçirip hastaneye kaldırılıyor. Bu olaydan sonra en yakın arkadaşı ve öğrencisi John bile ondan haber alamıyor..

3 sene sonra John'un kapısı çalınıyor. Karşısında genç, sağlıklı, enerji dolu biri var. Önce yerimi almaya gelen genç bir avukat diye düşünüyor John. Ama karşısındaki genç adam konuşmaya başlayınca şaşkınlıktan dili tutuluyor adeta. 3 yıl önce en son hastaneye giderken gördüğü ölmek üzere olan Julian var karşısında. 3 yıl önce çıktığı yolculuğu ve Himalayalar'ın tepesinde bulduğu Sivana bilgelerinden öğrendiği her şeyi, hayatı güzelleştirmek için gereken tüm erdemleri kendisine anlatmak için gelen Julian. Birlikte John'un evine gidiyorlar ve sabaha kadar sürdürecekleri sohbet başlıyor..

Önce kısa bir hikaye anlatıyor Julian. Sivana bilgelerinden Yogi Raman'ın da kendisine her şeyi bu şekilde anlatmaya başladığını söylüyor. Hikayedeki her kavram aslında erdemlerden birini simgeliyor.
Güzel, geniş bahçenin insan zihnini, fener kulesinin hayat amacını, sumo güreşçisinin kaizeni, pembe kordonun disiplini, kronometrenin zamanı, elmaslı yolun mutluluğu simgelediğini bazen minik hikayelerle bazen de kendinden ya da John'dan verdiği örneklerle anlatıyor. Çok okumanın, az yemenin, sabahları erken kalkmanın, anı yaşamanın değerinden bahsediyor. Zihnimize hükmedersek evrene de hükmedebileceğimiz anlatmaya çalışıyor..

Kitap başlarda biraz sıkıcı gelse de aslında okurken bile yazılanların gerçekliği konusunda hiç şüphe duymadım. Çünkü bunlar gerçekten de herkesçe bilinen ama yapılmayan belki de yapmaya üşenilen bazen de korkulan şeyler. Çoğumuz yaşamdan korkuyoruz belki de. Bi kitap okudun hayatın mı değişti demeyin. Orhan Pamuk'un
Yeni Hayat'ındaki gibi bir kitap okudum ve hayatım değişti durumum yok. Zaten 3-4 sefer denesem de 70. sayfadan ileriye gidemedim o kitapta. Ama bu kitap neler yapabileceğimizin bir göstergesi olarak herkes tarafından okunmalı bence. En azından basit bir kaç şey
yaptığımızda hayatımıza katılacak güzellikleri farkedebilmek için.

Ben kendime ne pay çıkardım ve bunlardan neleri mi uygulayacağım? Zaten çok erken kalkıyorum. Misal bugün 5,5 ta çok dinç olarak kalktım ve kitabıma kaldığım yerden büyük bir keyifle devam ettim ve hatta bitirdim. Birazdan yeni kitabıma başlayacağım.
Artık iş yerinin bayık yemeklerini yemek üzere yemekhaneye giderken ayaklarımın geri geri gitmesini seyretmek yerine evde hazırladığım salatayı yiyeceğim öğlenleri. Bakalım hedefimdeki gibi 1 ayda can simidimden 2 cm incelebilecek miyim sayın seyirciler.. Yeni aldığım eteklerle pantolonları daraltırken annem ne diyecek bakalım :))



Hiç yorum yok: